" Kapıyı Açın "
9
Mayıs
2014
O BİR DİSLEKSİYDİ?

Yapılan tetkikler sonucu özel öğrenme güçlüğü tanısı almış hayattan,okuldan ,arkadaşlarından yılmış ,küsmüş,bir çocuktu o ,aslında bu tanıyı uzmanlardan önce acımasızca çevresi koymuş örselemiş ve ayırmış.Tanışıklımız tamda bu zamana denk gelmişti anne ve babası daha önceki çabalarınıda uzun uzun anlatarak umutsuzluklarını dile getirirken gözlerindeki yorgunluğu hissede bilmek o kadarda zor değildi benim için,uzun uzun disleksi ve bu durumla baş etmenin yöntemlerini  anlatırken pekte umutlu mimikleri yoktu yüzlerinde...derken eğitim sürecine başladık disleksinin tüm olumsuzluklarından etkilenen bu kız çocuğu için ve anne babası için elimden geleni yapmalı mesleğimim tüm sınırlarını zorlamalıydım..derken ben hep yanlış okurum,yavaş okurum,arkadaşlarım hatta öğretmenlerim beni aşağılarlar diyen kızımın ağzından,dilinden,yüreğinden türkçemizin o güzide kelimeleri doğru ve hızlı bir şekilde dökülmeye başladığında virane bir yapı olan düşük benlik saygısına ilk tuğlayı beraberce koyduk aslında bu bizim için çok sağlam bir tuğlaydı ve önemi büyüktü çünkü yeni bir hayal kırıklığına daha yer yoktu kızımın yüreğinde şimdi okuması sınıf arkadaşları seviyesinde ve okuduğunu anlamayla ilgili hiçbir sorunu yok...aritmetik,kinestetik algılama  sosyal beceri öğretimi için drama çalışmaları... gibi daha bir çok alanda uzun ve meşekatli çalışmalarımızda bu amaç ve doğrultuda ilerledi... şimdi kızım 7 .sınıf ve başarılı bir öğrenci dislesik özelliklerinide kendisi anne ve babasında başka hiç kimse bilmiyor..